Opsiyon İşlemleri
Bu makalede, yeni başlayanlar için opsiyonlar serisinin en temel kavramlardan birini inceleyeceğiz: Alım opsiyonu(call), nedir ve nasıl çalışır? Bu konuyu adım adım ayrıntılarıyla ele alarak açıklayacağız.
Alım opsiyonu veya Call opsiyonu, alıcıya belirli bir varlığı, belirli bir fiyattan ve önceden belirlenmiş gelecekteki bir tarihte satın alma hakkı veren bir finansal sözleşmedir.
Alıcının, uygun gördüğü bir fiyattan satın alma güvencesi satın aldığını söyleyebiliriz.
Tüm sözleşmelerde olduğu gibi sözleşme yapabilmek için bir de karşı tarafın da olması gereklidir. Karşı taraf belirtilen fiyattan bu hisseleri satmayı taahhüt eder ve bu taahhüdü üstlenmesinin karşılığında, opsiyon primi adı verilen bir bedel alır. Satıcının bu şekilde bir sözleşmeye yapmasına olanak sağlayan sözleşmelere de satım opsiyonları veya put opsiyonları adı verilir.
👉 Satım opsiyon hakkında daha detaylı bilgi almak için Satım Opsiyonu (Put Option) Nedir? adlı makalemizi inceleyebilirsiniz.
Şimdi, bir alım opsiyonu (call) sözleşmesinde her bir tarafın hak ve yükümlülüklerini yakından inceleyelim.
Sözleşmenin taraflarının her birinin dayanak varlıkla ilgili farklı görüşlere sahip olduğu açıkça görülmektedir. Alıcı dayanak varlığın fiyatının yükseleceğinden çok emin olduğu için mevcut fiyattan satın alabilmek için üste para ödemeye bile razı olmuştur.
Dayanak varlığın fiyatı ne kadar yükselirse, alıcının elindeki sözleşmenin değeri o kadar artar çünkü aynı varlığı spot piyasa fiyatından çok daha düşük bir fiyata satın almayı garanti etmiş olur ve opsiyonun vade tarihinde fiyatı çok daha yüksek olan dayanak varlığı çok daha düşük bir fiyata satın alır. Bunu tekrar ediyoruz ve netleştiriyoruz çünkü bu önemli bir nokta:
Bir alım opsiyonunun (call) alıcısı olarak ne kadar kazanç elde edebilirim?
Dayanak varlığın (hisse senedi) fiyatı ne kadar artarsa o kadar kazanabilirsiniz. Burada sınırı spot piyasada oluşan fiyat belirler.
Bu yatırımcının aldığı risk sadece opsiyonu satın alırken ödediği opsiyon primi kadardır. Aslında bu kadar basit. Unutmayın, alıcının dayanak varlığı satın alma hakkı vardır ancak böyle bir zorunluluğu yoktur; yani opsiyonun vade tarihinde, opsiyonun kullanım fiyatı onun için cazip değilse satın alma opsiyonu kullanmaz ve sadece ödediği primi kaybetmiş olur.
Satıcı açısından işler elbette farklıdır.
Satıcı, söz konusu hisseleri (dayanak varlık) kullanım fiyatından (strike price) alıcıya satmayı taahhüt eder ve satmakla yükümlüdür.
Eğer hisseler satıcının portföyünde mevcutsa ve vade tarihine kadar olan sürenin sonuna kadar hisselerin fiyatı kullanım fiyatının (strike price) çok üzerine çıkarsa, bu hisseleri opsiyonun vade tarihinde işlem gördükleri fiyatın çok altında bir fiyata satmak zorunda kalacaktır.
Aslında, satıcı için bu bir kayıp olarak nitelendirilemez ama can sıkıcıdır ve ayrıca kazanç elde etme fırsatını kaçırmış olur. Ancak, satıcının portföyünde bu hisseler mevcut değilse, işte o zaman problem büyür çünkü ,o durumda taahhüdünü yerine getirmek için söz konusu hisseleri piyasadan daha yüksek bir fiyata satın almak ve bunları kullanım fiyatından (strike price) fiyatından opsiyonun alıcısına satmak zorunda kalır.
Bir alım opsiyonunu (Call) satmak ne zaman ilginç olur?
Eğer portföyünüzde fiyatı yatay seyreden bir hisse varsa, bu hisselerin dayanak varlık olduğu bir alım opsiyonunu satmak ilginç bir hamle olabilir çünkü bu süre zarfında opsiyon primi tahsil ederek bu pozisyonunuzu kârlı hale getirebilirsiniz.
Böyle bir işlemin sonucunda oluşabilecek kayıp, vade sonuna kadar dayanak varlığın fiyatındaki artış kadar olabilir.
Opsiyona konu olan hisse senetlerinin portföyünüzde bulunuyor olması yaptığınız işlemin kayıpla sonuçlanmasını önlemez ancak spot fiyatın aşırı yükselme olasılığına karşı size bir koruma sağlar.
Gördüğümüz gibi, kayıp veya problem, opsiyonun dayanak varlığı olan hisse senedinin piyasa fiyatı (spot price), kullanım fiyatını (strike price) aştığında başlar. Bu noktada ya zarar edersiniz ya da herhangi bir kazanç sağlayamazsınız.
Bununla birlikte, opsiyonun vade tarihinde hisselerin fiyatı kullanım fiyatını aşmadıysa, satıcı tahsil ettiği opsiyon primini kazanç hanesine yazar.
👉 Daha fazla bilgi için, opsiyonlarla işlem yapma başlıklı genel makalemize başvurabilirsiniz.
Konunun daha net anlaşılması için alım opsiyonu (Call) kar/zarar grafiklerini ekledik.
Bu şekilde bakıldığında, opsiyonun vadesi geldiğinde anaparamızın durumu daha net anlaşılabilir.
Aşağıdaki ilk grafikte, bir alım opsiyonu (Call) satın aldığımızda, pozisyonumuzun kar/zarar durumunun nasıl değiştiğini görebilirsiniz.
Satılan alım opsiyonu (Call) için ise kâr/zarar bölgeleri aşağıdaki gibi olacaktır:
Aşağıdaki grafik bize alım opsiyonunu (Call) satıcı tarafında nasıl çalıştığını gösteriyor.
Bunu grafik üzerinde bir örnekle açıklamak için Interactive Brokers'ın işlem platformu Trader Workstation'da bir call opsiyonu satın alma emrinin nasıl verilir görelim.
İlk kez bir opsiyon zinciri açıyorsanız alım opsiyonu (Call) satın almak veya satmak çok karmaşık ve ürkütücü görünebilir.
Biliyorum, ekranda çok fazla sayı ve bilgi görüntüleniyor ama bu sizi ürkütmesin. Ekranda gördüğün alt alta sıralanmış veriler bu opsiyon için mevcut olan farklı kullanım fiyatlarıdır (strike price). Ayrıca her bir kullanım fiyatı için farklı bir opsiyon primi gösterilmektedir. Bu da opsiyonu satın almak veya satmak için ödeyeceğin veya tahsil edeceğin bedel demektir.
Burada, mavi ile işaretlenmiş kullanım fiyatını (strike price) seçersek tıpkı opsiyon alım veya satım emri vermek istediğimizde olduğu gibi bir emir formu açılacaktır:
Emir yüklendikten sonra, emir ile ilgili tüm bilgileri görebiliriz. Ekranda yer alan tüm terimlerin kullanım fiyatı (strike price) , vade tarihi ve dayanak varlığın sembolü ile ilgili bilgilerden ibaret olduğunu unutmayın. Emir yüklendikten sonra yapmanız gerekenler :
Satım opsiyonları olarak da bilinen PUT opsiyonları is CALL opsiyonlarının tersidir.
Ancak burada, başlangıçta çok karıştırılan ve özellikle dikkat etmeniz gereken bir noktayı vurgulamak isterim: Bir alım opsiyonu (Call) satmakla bir satım opsiyonu (Put) satın almak aynı şey değildir. 👉 Bunu Satım Opsiyonu (Put Option) Nedir? başlıklı makalemizde açıklayacağız.
Bir yatırımcının, ABC şirketinin hisselerinin, sözleşme büyüklüğü 100 hisse senedi olan üç ay vadeli bir call opsiyonunu satın aldığını varsayalım. Kullanım fiyatı (strike price) 20 ₺ ve opsiyon primi hisse başına 5 ₺ olsun.
Vade sonunda hisse senetlerinin spot fiyatı 23 ₺ olursa, yatırımcının opsiyonu kullanacak mıdır? Kullanırsa kârı/zararı ne olur?
Öncelikle, yatırımcı opsiyonu kullanılacaktır. Yatırımcının kârını/zararını hesaplarken önce opsiyonu satın alırken ne kadar prim ödediğini belirliyoruz:
Sonra, kullanım fiyatı ile spot piyasa fiyatı arasındaki farkı hisse adediyle çarpıyoruz ve çıkan değerden opsiyon primi için ödenen bedeli çıkarıyoruz:
Bu durumda alım opsiyonu (Call) satın alan yatırımcı 250 ₺ kâr elde eder.
Bir bu alım opsiyonun (Call) satan tarafın durumuna bakalım. Satıcı bu opsiyonu korunmasız (uncovered veya naked call) olarak sattığını varsayarsak, spot piyasadan hisse senetlerini satın alıp bu opsiyonu satın alan tarafa satmak zorunda kalacaktır. Bu durumda satıcının zararı:
Şimdi de vade sonunda spot fiyatının 18 ₺ olduğu varsayalım. Bu senaryoda, alıcı call opsiyonunu kullanmaz ve ödediği prim (15 ₺) kayıp hanesine yazılır. Karşı tarafta satıcı ise alıcıdan tahsil ettiği opsiyon primini kazanç hanesine yazar.
Burada ayrıca bu opsiyonun alıcısının kar elde etmesi için ABC şirketinin hisse senetlerinin spot fiyatının en az ne kadar olması gerektiğini sorabiliriz?
Alıcının kar etmesi için söz konusu hisse senetlerinin spot fiyatının, kullanım fiyatı (strike price) ile opsiyon priminin fiyatından yüksek olması gerektiğini unutmayın. Sözleşme büyüklüğü 100 hisse senedinden oluştuğuna göre alıcı için başa baş noktasını hesaplayabiliriz:
Yani, call opsiyonu alıcısının kâr elde etmesi için vade sonunda spot fiyatının 20,5 ₺'den yüksek olması gerekir
Burada bilmemiz gereken en önemli noktalardan biri; aynı dayanak varlık üzerinde, farklı kullanım fiyatları (strike price) ve vade tarihleriyle birden fazla opsiyon sözleşmesi oluşturabiliyor olmasıdır. Bu opsiyon sözleşmelerinin her biri bağımsız birer finansal varlık olarak işlem görürler, dolayısıyla aynı anda birden fazla opsiyon sözleşmesi satın alınabilir veya sözleşme büyüklükleri birden çok sayıda dayanak varlığı içerebilir. Bu sayede, aynı dayanak varlık üzerinde bir veya daha fazla farklı opsiyon sözleşmesinin aynı anda alınıp satıldığı stratejiler oluşturulabilir:
Sonuç olarak, bir alım opsiyonu (call), alıcıya belirli bir fiyattan bir varlık satın alma hakkı verirken, satıcıya da, satış taahhüdünde bulunarak opsiyon primi adı verilen bir kazanç sağlama karşılığında vade sonunda belirlenen fiyattan söz konusu dayanak varlığı satma zorunluluğu getirir.