Borsa

Boğa ve ayı piyasası, trading ve yatırım dünyasının iki temel kavramıdır. Peki, bu terimlerin ne anlama geldiğini, neden boğa ve ayı olarak adlandırıldıklarını ve aralarındaki farkları biliyor musunuz? Boğa ve ayı piyasası için hangi stratejileri kullanabileceğinizi ve her bir senaryoyu nasıl tanımlayacağınızı beraber öğrenelim.

"Boğa" terimi, piyasanın geleceği konusunda iyimser olan yatırımcıları temsil eder. Piyasanın güçleneceğine ve önemli artışlar yaşayacağına inanırlar, bu durum genellikle boğa trendleri olarak adlandırılır. Böylece, boğa, piyasanın potansiyeline güvenen ve kar elde etme beklentisiyle hisse satın almayı hedefleyen bir yatırımcı tipini simgeler. Bu olumlu duygu, doğal olarak piyasayı yukarı doğru sürükler ve fiyat artışını teşvik eder.
Tersine, "ayı" terimi, kötümserlikle ilişkilendirilir. Yatırımcılar daha olumsuz bir bakış açısı benimsediğinde ve ayı trendlerini öngördüğünde bu terim devreye girer. "Ayı" terimi, boğa piyasasının tam tersi bir duyguyu, yani sürekli piyasa düşüşlerini ifade eder. Ayı, piyasanın durumu hakkında şüpheleri olan ve hisse fiyatlarındaki düşüş trendlerine bahse girerek bunları kullanarak kar elde etmeyi hedefleyen bir satıcı yatırımcı profili olarak tanımlanır.
Şimdi her bir terimin anlamını öğrendiğimize göre, "boğa" ve "ayı" olarak neden adlandırıldıklarını keşfedelim.
"Boğa" terimi, piyasaların yukarı doğru hareketiyle uyumlu olduğu için uygun bir şekilde seçilmiştir. Tıpkı bir boğanın aşağıdan yukarıya doğru hücum etmesi gibi, boğa piyasaları da yukarı doğru bir yol izler. Başka bir yorum, boğaların dört ayak üzerinde duruşlarıyla ilgilidir; çünkü boyunları yukarı doğru bir açıya sahiptir.

Buna karşılık, "ayı" piyasa düşüşleriyle ilişkilendirilir. Bu isim uygun çünkü, bir ayının pençesi gibi, ayı dönemlerindeki piyasa dalgalanmaları yukarıdan aşağıya doğru hareket eder. Ayıların dört ayak üzerindeki, boyunları aşağıya eğik duruşları bu sembolizmi daha da pekiştirir.

Başka bir açıklama ise 17. yüzyıldan gelir; ayı avcıları, ayıyı avlamadan önce onun derisini satarlardı, tıpkı kısa pozisyonlu işlemler gibi. Ayının derisinin satışı ve teslimi arasında fiyatın düşeceğini umuyorlardı. Bu uygulama, piyasanın düşeceğini bekleyerek pozisyon açanlar için "ayı" terimine yol açtı. 18. yüzyılda, "ayı piyasası" terimi, traderlar tarafından satılan varlıklara uygulanmaya başlandı.
Boğa ve ayı piyasalarında nasıl etkili bir şekilde hareket edebileceğimizi keşfetmek için, bu iki kavramı açıklamak adına S&P 500 endeksinin 15 yıllık tarihsel grafiğine göz atacağız.

Tarihsel veriler gösteriyor ki, boğa piyasaları genellikle ayı piyasalarından daha uzun sürer ve bu süreçte elde edilen getiriler, ayı piyasasında yaşanan kayıpları genellikle telafi eder. Özellikle uzun vadeli perspektifler göz önüne alındığında, hisse senedi piyasasının doğal bir boğa eğilimi olduğunu unutmamak önemlidir.
İşte boğa piyasaları için ve aynı zamanda uzun vadeli yatırım için uygun olan bazı stratejiler:
Ayı piyasaları, genellikle hızlı düşüşlerle kendini gösterir ve COVID-19 pandemisi gibi olaylar sırasında öne çıkar. Ayı piyasasında nasıl hareket edileceği konusunda iki farklı yaklaşım benimseyebilirsiniz:
Her iki piyasa türünde de bilinçli stratejiler uygulamak, yatırım hedeflerinize ulaşmanızı sağlar ve potansiyel riskleri minimize eder.
Yatırım kararlarında duygusal etkileşimleri azaltmak için sistemli bir trend takip stratejisi uygulamak faydalı bir yaklaşım olabilir. Örneğin, S&P 500 gibi bir endeksin fiyatının 10 aylık hareketli ortalamasının üzerinde olduğu zamanlarda boğa piyasasında kalabilir ve altına düştüğünde piyasadan çıkabilirsiniz. Bu metodoloji, duygularınızı yönetmenize ve daha tahmin edilebilir sonuçlar elde etmenize yardımcı olur.

Burada, bu sistemin 2001 ile 2013 yılları arasında bize hangi sinyalleri vereceğine dair bir örnek görebiliriz.
Aşağıdaki tabloda ise bu sistemin 1973’ten günümüze kadar S&P 500 endeksi üzerinde nasıl bir performans gösterdiğine dair istatistikler yer alıyor.

Görüldüğü gibi, getiriler büyük ölçüde benzer olurdu; ancak daha uzun süren kayıp serisi ve bu kayıplardan toparlanma süresi çok daha kısa ve psikolojik açıdan katlanması daha kolay olurdu.
Sonuç olarak, yatırım dünyasında yükseliş (boğa) ve düşüş (ayı) piyasalarının dinamiklerini anlamak son derece önemlidir.
Boğa piyasaları, genellikle yatırımcı iyimserliği, güven ve büyümeyle şekillenirken; ayı piyasaları, karamsarlık ve güvensizlikle beslenir, bu da fiyatların düşmesine neden olur.
Bu nedenle, her senaryoya uygun stratejileri bilmek ve uygulamak, piyasa dalgalanmalarında başarıyla ilerleyebilmenin anahtarıdır.